29 Temmuz 2015 Çarşamba

YGS- LYS için Soru- Cevap Bölümü


Yeni bir öğretim sezonu daha başlamak üzere, bir aydan biraz daha uzun bir zaman kalsa da son sınıfta olup da sınava hazırlanan öğrenciler için yakında uzun bir maraton başlayacak. Bu sene birbirinden farklı birçok muammayı içinde barındıran bir sene olacağa benziyor. Öncelikle, dershaneler koca bir sorun olarak önümüzde duruyor. Milli Eğitim kapandı dedi AYM’ler bu yasayı iptal etti. Şimdi ne olacağı koca bir muamma. Şimdiden dershaneler kayıt almaya başladı. Dershanelerden okullara dönüşen kurumların kafası karışık. Ne olacağı meçhul, hiçbir yetkili yeterli bir açıklama yapamıyor. Tek söylenen: “Siz merak etmeyin, sizi mağdur etmeyeceğiz.” Geçen sene yaşanan TEOG skandalından sonra bu söz, maalesef pek de inandırıcı gelmese de gelecek ne gösterecek hep birlikte göreceğiz.
Aşağıda bana gelen sorulardan derlediğim soru- cevap bölümü bulunuyor.
Soru: Peki, bizler bu sene ne yapacağız?
Cevap: Öncelikle şunu belirtmeliyim ki, siz öğrenciler olarak kulaklarınızı her türlü olumsuzluğa tıkayın ve sadece işinize bakın. Ders çalışmaktan başka bir çareniz yok. Unutmayın ki sistem ne olursa olsun sadece çalışan kazanacak. Şimdiye dek böyle oldu, bundan sonra da böyle olacak.
Soru: Hocam ne çalışalım? Sınav sistemi de değişir mi?
Cevap: Şayet sistemi köklü bir şekilde değiştirecek olsalardı şimdiye kadar haber vermek zorundalardı. Bu saatten sonra köklü bir değişim beklemiyoruz. Ufak tefek değişiklikler olabilir ama bu da sizi etkilemeyecektir. Bu sebeple, YGS ve LYS çalışabilir, çalıştığınız konularda da soru çözebilirsiniz.
Soru: YGS mi LYS mi önce çalışalım?
Cevap: İlk sınav YGS olacağı için öncelik olarak YGS çalışmak zorundasınız elbette. Ama matematik, fen gibi sayısal ağırlıklı dersleri YGS sonrasına bırakırsanız yetiştiremezsiniz. Bu nedenle, sayısal dersleri şimdiden çalışmaya başlamanız, sizin faydanıza olacaktır. Edebiyat, coğrafya gibi sözel dersleri YGS sonrasına da bırakabilirsiniz.
Soru: Edebiyat- Coğrafya şimdiden çalışsak faydamıza olmaz mı?
Cevap: Edebiyat- Coğrafya gibi sözel dersler, ezbere dayalı dersler oldukları için şimdiden ezber yaparsanız çabuk unutursunuz. YGS’den sonra bu dersleri çalışmak için zamanınız olacak. Ama sizi tavsiyem şu ki, edebiyat gibi dönem sorularının ağırlıklı olduğu dersler için şimdiden dönemlerin genel bir şablonunu çıkarın. Yani şöyle izah edeyim, resminin bütününü gözünüzün önünde canlandırın. Büyük başlıkları oluşturun, YGS sonrası da alt başlıkları hızlıca doldurur ve başarılı olursunuz.
Soru: Günlük kaç saat ders çalışmak yeterli olacaktır?
Cevap: Yaz ayları şu günlerde, Türkiye’de en sıcak günlerini yaşıyor. Bu durumda ders çalışmayı olumsuz etkiliyor. Günde ortalama en az 2 en fazla da 4-5 saat çalışmak yeterli olacaktır. Hala sezonun açılmasına vakit var. Bu nedenle, kendinizi çok fazla yorup sıkmayın aksi halde çabuk sıkılır ve ders çalışmayı erken bırakırsınız. Ağustos ortasından sonra yavaş yavaş günlük çalışma ritminizi yükseltmeniz faydanıza olacaktır. Ağustos sonunda günde en az 4 en fazla da 6 saat çalışmaya başlamanızı tavsiye ederim.
Soru: Nasıl çalışma yapalım? Soru mu çözelim? Konu mu çalışalım?
Cevap: Ne kadar eksiğiniz olduğunu elbette en iyi siz bilirsiniz. Bu sebeple, eğer çok konu eksiğiniz varsa, konu öncelikli bir çalışma takvimi oluşturun. Ama konu eksiğiniz çok yoksa bol soru çözerek pratik yapın. Günde en az 100 soru çözmeye çalışın. İyi olduğunuz konularda gereğinden fazla vakit harcamayın, daha az iyi olduğunuz konularda soru çözün. Ama çözemediğiniz soruları kesinlikle çözdürün. Sakın es geçmeyin. Unutmayın, çözemediğiniz soruların çözülmesi size konuyu öğretecektir.
Daha fazla soru için:




Sedat YILMAZ
Eğitim Danışmanı

24 Temmuz 2015 Cuma

Bu Haklı Gurur Hepimizin Birlikte Yaşayalım!


Uzun bir maratonun ardından sonunda yarışın kazananları belli oldu ve öğrencilerimiz üniversitelerine yerleştiler. Şimdi sırada kayıtlar var ve ardından ders başı yapacaklar. Tüm öğrencilerimizi en içten dileklerimle kutluyorum, bundan sonraki yaşamlarında da başarılarının daim olmasını diliyorum. Bu sene birlikte çalıştığımız, danışmanlık yaptığım, beraber program hazırlayıp programlarını kontrol ettiğim bazı öğrencilerimin başarılını burada sizlerle paylaşmak istedim.
6 Öğrencim Boğaziçi Üniversitesi’ni Kazandı.
6 Öğrencim başta Çapa, Cerrahpaşa, GATA olmak üzere Türkiye’nin çeşitli üniversitelerinde TIP kazandılar.
3 Öğrencim İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi başta olmak üzere Türkiye’nin çeşitli üniversitelerinde Hukuk Fakültelerine yerleştiler.
Toplamda 34 öğrencimin 1’i hariç hepsi istedikleri bölümleri kazandılar.
Başta bu öğrencilerin bugünlere kadar gelmesini sağlayan birbirinden kıymetli öğretmenlerini ve onlar için hiçbir fedakârlıktan kaçınmayan ailelerini tebrik etmek istiyorum. Bu haklı gurur hepsinin ortak çalışması neticesinde gerçekleşti. Bugün ise hep birlikte sevindik.
Şimdi sırada yeni öğrencilerimiz var. Onları da istedikleri yere taşımak adına elimizden gelen gayreti ardımıza koymadan yolumuza devam edeceğiz hiç şüphesiz.
Yoğun bir çalışma dönemi bizleri bekliyor. Biliyorum şu an çoğu öğrenciyi bir korku kaplamış durumda, ama size söyleyeceğim şu ki korkmanıza gerek yok. Sizden önce de başardılar. Bakın bugün, onlar bu sevinci yaşıyorlar seneye de sizler yaşayacaksınız. Yeter ki isteyin.
Bu süreçte her türlü sorularınız ve istediğiniz yardım için benimle temasa geçebilirsiniz.




Sedat Yılmaz
Eğitim Danışmanı

21 Temmuz 2015 Salı

Hukuk Fakültesine Gitmek İsteyenler Okusun-2 ( 2015 YGS-LYS Netleriyle Güncellendi)

Son günlerde hep aynı soruyla karşılaşıyorum, -hocam hukuk fakültesini kazanmak için kaç net yapmamız gerekli? Bunu daha önceki bir yazımda “Hukuk Fakültesine Gitmek İsteyenler Okusun” başlıklı yazımda cevaplamıştım, ama oradaki netler geçen senelerdeki sınav sonuçlarının ortalamasıydı. Bu sene de malumunuz oldukça enteresan bir sınavla muhatap olduk ve bu da netleri bir hayli değiştirdi. Geçen seneki belirlediğimiz netlere göre hesapladığınızda bu sene belki de Türkiye derecesi çıkarabilirsiniz. Şimdi ben tekrardan sizler için 2015 YGS-LYS’e göre bir hesaplama yapacağım. ( Elimdeki verilere bu sene sınava giren öğrencilerimin netlerinden elde edilmiştir.)
2015 YGS Netleri-
Türkçe 30 Net (Toplam 40 Soru)
Sosyal Bilimler 25 Net (Toplam 40 Soru)
Temel Matematik 24 Net (Toplam 40 Soru)
Puanları ve Başarı sıralaması
YGS-4
PUANI: 360,07235
BAŞARI SIRASI: 26406
YGS-5
PUANI: 357,74354
BAŞARI SIRASI: 41117
2015 LYS Netleri-
Matematik- 25 Net ( Toplamda 50 soru)
Geometri- 11 Net (Toplamda 30 soru)
Türk Dili ve Edebiyatı- 44 Net ( Toplamda 56 soru)
Coğrafya- 10 Net ( Toplamda 24 soru)
Puanları ve Başarı sıralaması
TM-3
PUANI: 424, 90999
BAŞARI SIRASI: 9714
Yukarıdaki tablo bir öğrencime ait sınav sonucuydu. Şimdi siz kendiniz, bu netlere göre bir hesaplama yapın. Ama unutmayın ki bu tablo 2015 yılına ait bir tablodur. Yani sınavın zorluğu kolaylığı 2016 yılında yapılacak sınavın sonucunu şekillendirecektir. Bu öğrencim gayet çalışkan, iddialı bir öğrenciydi. Bu sebeple, kendisinin nihayetinde bu sonucu elde etmesi beni şaşırtmadı. Her ne kadar netleri düşük gibi görünse de burada anlamamız gereken şudur “çalışan her zaman kazanır.” Sınavın zor olması netlerin genel olarak düşük olmasına neden oldu. Bu da düşük netlerle yüksek puanları getirdi. Önümüzdeki sene ne olacağını şimdiden kestirmek zor; ama unutulmaması gereken yegâne kural şudur ki Siz, siz olun asla pes etmeyin. Sonuna kadar devam edin. Bu öğrencim çalışma metodu olarak benim göstermiş olduğum yolda yılmadan, usanmadan devam etti. Şimdi semeresini kendisini topluyor. Hayat sizin, karar sizin. İyi düşünün ve nihayetinde varmak istediğiniz yere emin adımlarla ilerleyin.
---Sorularınız için: fsedatyilmaz@gmail.com


Sedat YILMAZ

Eğitim Danışmanı

13 Temmuz 2015 Pazartesi

Nasıl Tercih Yapalım? Okumadan Tercih Yapma!


Günlerdir aynı soruyla karşılaşıyorum : “Nereyi tercih edelim, hangi bölümü yazalım?”
Geçenlerde şöyle bir soru aldım. – hocam bana hem pdr (psikolojik danışmanlık rehberlik) hem de hukuk geliyor sizce hangisini yazmalıyım? Birbirinden bağımsız hatta bir o kadar da alakasız iki meslek arasında sıkışmış kalmış bir öğrencinin ne kadar da kararsız olduğunu sanırım anlatmama gerek yok. Öğrencimiz maalesef sadece puan aralıklarına bakarak tercih yapıyor. İçerisinde bulunduğu yüzdelik dilim hem Pdr hem de Hukuk’a yetince öğrenci ikisini de tercih etmesi gerektiğini düşünüyor. Yine başka bir öğrencinin hocam düşük puanlı bir hukuk okumaktansa yüksek puanlı Pdr okumayı tercih ederim demesi karşısında yaşadığım şaşkınlığı anlatamam. Öğrencilerimiz maalesef hala sadece markaya, isme aldanarak tercih yapıyorlar hayatlarını sadece buna göre şekillendiriyorlar. Size durumu kısaca şöyle izah edeyim, net cümlelerle. Evet, yüksek puanlı ismi olan bir üniversite kazandığınızda (bölümü söylemiyorum) mutlu olur, heyecanlanır hatta çevrenize gururla ben şu üniversiteyi kazandım dersiniz. Okula başladıktan 1-2 ay sonra ise artık bu heyecanınız yavaş yavaş sönmeye başlar, çünkü artık hepiniz aynı üniversitenin öğrencilerisinizdir, geriye sadece elinizde tercih ettiğiniz bölüm kalır, işte o günde eğer, yazdığınız bölümden memnun değilseniz en büyük mutsuzluk gelir sizi bulur. Unutmayın sizler, bu mesleği belki de hayatınızın geri kalan kısmında yapacaksınız. O nedenle, çok dikkatli bir seçim yapmak zorundasınız.
Meslekler arasındaki farklılığa dikkat etmenizi öneririm. Özellikle yazımın başından beri bahsettiğim Pdr- Hukuk farklılığından hareketle unutmayın ki birisinde avukat diğerindeyse öğretmen olacaksınız. Bu ayrımı unutmadan tercih yapın. Hangi mesleğe daha yatkınsınız siz bunu hesaplayın.




Sedat Yılmaz

Eğitim Danışmanı

Bir Eşit Ağırlık Öğrencisi Olarak Matematik Dersiyle Olan Sınavım :)

Bu başlığı açmamın temel sebebi, yıllardır gerek derslerine girdiğim öğrencilerim olsun gerek özelden bana mail, whatsapp mesajı vs. ile mes...