Toplam kalite yönetimi ya da kısaca TKY;
müşteri ihtiyaçlarını karşılayabilmek için kullanılan insan, iş, ürün ve/veya
hizmet kalite gereksinimlerinin, sistematik bir yaklaşımla ve tüm çalışanların
katkıları ile sağlanmasıdır. Burada müşteriyi öğrenci olarak değerlendirirsek
öğrencilerin ihtiyaçlarını karşılayabilmek için kullanılan öğretmen, eğitim
modeli ve materyallerinin sistemli bir şekilde kullanılması mutlak başarıya
ulaştıracak faktörlerin başında gelmektedir. İlk defa 1926 yılında Henry Ford tarafından
uygulanan toplam kalite yönetimi, 1950’lerde Japonya’da uygulanmaya başlamış ve
sıfır hata politikasıyla 5 yıl gibi kısa bir sürede tüm piyasayı ele geçirmeyi
başarmışlardır. ( İkinci dünya savaşı sonrası Japonya’nın bu savaştan yenik
çıktığını sanırım hatırlatmama gerek yoktur sanırım.)
Nedir Toplam Kalite Yönetimi?
Kalite nedir?
1. Müşteri/ öğrenci tatminidir. Hizmetin kaliteli olup olmadığı yönünde son kararı öğrenci
verir.
2. Süreçtir. Süregelen
bir gelişmeyi sağlar. Kazanımların ne olduğunun net belirlenmesi ve bu
doğrultuda uygulanan her adım süreç içerisinde değerlendirilir.
3. Yatırımdır. Yatırım
burada iki türlü değerlendirilebilir a. Öğrenciye yapılan yatırım, b. Öğretmenin
kendisine yapacağı yatırım. Eğitim sürekli olarak yatırım yapılması gereken bir
sektördür. Her an güncel takip edilmeli ve kişinin kendisini ileriye taşıyacağı
adımları belirlemesi gerekmektedir.
4. Bir programa uyma zorunluluğu. Bir müfredat zorunluluğu eğitim içerisindeki en önemli
argümanlardan birisidir. Sistemli olarak hazırlanan müfredat neyin ne zaman
yapılacağını belirleyeceği gibi geriye dönük olarak dönütlerin alınmasında da
en önemli malzemelerin başını çekmektedir.
5. Kalite şartlarına uygunluk. Burada ilk önce bir kalite şartları belirlenmesi ihtiyacı
zaruridir. Ürün olarak ne isteniyor, hangi kazanımların elde edilmesi
bekleniyor bunların net belirlenmesi gereklidir ki, nihayetinde hangi şartlara
göre değerlendirileceği belirlenebilsin.
Eğitimde TKY ( Toplam Kalite Yönetimi)
Öğrenci beklentisinin
aşılmasını hedefleyen, ekip çalışmasını destekleyen tüm süreçlerin gözden
geçirilmesini ve iyileştirilmesini sağlayan bir yönetim felsefesidir. Şirketlerde
büyük bir rekabet gücü ve üstünlük sağlayan TKY, ancak tüm ilkeleriyle
benimsenip uygulanırsa eğitimde de başarılı olacaktır.
Öğrenci odaklılık
Öğrencilerin görüşleri dikkate
alınmalı, çeşitli yöntemlerle elde dilen bilgiler derslerde kullanılmalıdır. Unutulmaması
gereken en önemli faktör, işimizin eğitim olduğu gerçeğidir.
Karşılıklı fayda (kazan/kazan prensibi)
Öğretmen ve öğrencilerin birlikte
senkronize bir şekilde çalışacağı kurumlarda başarı da beraberinde gelecektir. Öğretmenler,
öğrencileriyle aralarına duvarlar örmeden onları anlamaya çalışır ve onlara
ulaşmak için çaba sarf ederse öğrencinin de bu adımı karşılıksız
bırakmayacağına inanıyorum.
Öğretmenlerin sisteme dâhil olması
Öğretmenlerin birlikte karar verecekleri
bir eğitim sistemi oluşturmaları daha fazla inandıkları ve motivasyonu yüksek
bir birliktelik meydana getirecektir. Bu nedenle, sistemin işlevselliği çok
önemlidir. Öğretmenlerin inanmadıkları güçlü bir sistemi uygulamaya çalışmaları
yerine kendi oluşturdukları zayıf bir sistemi uygulamaları daha fazla başarının
elde edilmesini sağlayacaktır.
Proses yaklaşımı ( Süreç Yönetimi )
Prosesler tanımlanmalı, birbirine
etkileri araştırmalı ve tüm prosesler ölçülerek geliştirilmelidir. Sistem içerisinde
neyin ne zaman alınacağı net çizgilerle belirlenirse geriye dönük alınacak
dönütlerin de faydasını görmek mümkündür. Belirli zaman aralıklarında sistem
gözden geçirilmeli ve tekrardan kurgulanmalıdır. Bunu yapmanın en iyi yolu da
belirlenen kıstaslara uygun olarak sistemin çalışıp çalışmadığını sürekli
denetlemektir.
Sürekli iyileştirme
Sürekli iyileştirme alışkanlık haline
getirilmeli, değişiklerin uzun dönemli etkileri göz önüne alınmalıdır. Her sistem
iyileştirilmeye muhtaçtır ve beraberinde elbette bazı eksikleri de
getirecektir. Nasıl ki insan sürekli değişip gelişiyorsa sistem de kendisini
sürekli yenilemeli, statik bir duruştan dinamik bir pozisyona geçmelidir.
Gerçekçi ölçüm
Rasyonel olmak sistemin
işlevselliğini değerlendirmede daha faydalı olacaktır. Alınan ürünün bu nedenle
gerçekçi bir şekilde değerlendirilmesi hayati önem taşımaktadır.
Bütünlüklü yaklaşım
Sistemi bir bütün olarak düşünmek çok
önemlidir. Saydığımız bu maddelerin tamamını bir bütün içerisinde
değerlendirmek gereklidir. Böylece gelişime daha açık bir programın oluşmasına
zemin hazırlanacaktır.
Sedat Yılmaz
Eğitim Danışmanı