8 Ağustos 2014 Cuma

Eğitimin İnovasyon İhtiyacı


"Watsapp 19 milyar dolara satıldı. Eğitimle bunun ilişkisini kuramadığımız zaman Türkiye'nin geleceği karanlıktır." Eser Karakaş
            Gelişen küresel rekabet ortamında yaşamlarını sürdürmek isteyen eğitim sistemleri değişen eğitim gereksinimlerine uygun eğitim alanındaki mevcut ürün ve hizmet sunma gerekliliğinin yanı sıra öğrenciyi eğitim alanında üretilen ürün ve hizmet talepleri konusunda yönlendiren bir anlayış, günümüz eğitim stratejilerinin belirlenmesinde önemli rol oynamaktadır.
            Bu durum eğitim sistemlerinin eğitim alanında yeni ürün ve hizmet sunmalarını zorunlu kılmaktadır. Böylece inovasyon kavramının önemi artan rekabet ortamı ile daha da güçlenmektedir.
               Peki, nedir inovasyon?
            Peter F.Drucker’a (Harward University- 1985) göre inovasyon, girişimciliğin bir aracıdır ve refah oluşturmak için yeni bir kapasite meydana getiren kaynakları sağlayan bir eylemdir. TÜSİAD, inovasyonu bir süreç olarak ele alarak, bilim ve teknolojinin oynadığı rolü öne çıkarmış, inovasyonun “bilim ve teknolojiyi ekonomik ve toplumsal bir faydaya dönüştürmek” olarak tanımlamıştır.
            İnovasyonu anlamak ülkelerin geleceği açısından-şüphesiz- hayati önem taşımaktadır. Mevcut eğitim sistemlerinin yenileştirilmesi ve sürekli olarak değişen dünya düzeni içerisinde güncellenmesi, geleceğe emin adımlarla ilerlemeyi sağlayacaktır. Değişmeyen tek şeyin değişim olduğu gerçeğinden hareketle eğitim sistemlerinin inovasyon ihtiyacı ivedilikle masaya yatırılmalı ve ciddi anlamda tartışılmalıdır. İnovasyon sadece bir yenileşme olarak algılanmamalıdır. İnovasyonun temelinde yatan yenileşirken, fırsatların sistemin lehine çevrilmesi hareketedir. Yani, inovasyon kısaca “yeni olan her şey değil, ekonomik ve sosyal bir katma değere dönüşen ya da dönüştürülen yenilikler”dir.
            İnovasyonu doğru tanımlayabilmek ve idrak edebilmek için temel sayıltılarının çok iyi anlaşılması, "Buluş, Girişimcilik, Ar-Ge, Değişim" gibi kavramların da altının çok iyi doldurulması gerekmektedir. Her bir kavram kendi başına yetersiz kalmakla birlikte resmin bütününe bakıldığında inovasyonun anlaşılması-sanırım- daha da kolay olacaktır.
Eğitimde İnovasyon?
            Dünya 1990'ların ortalarından itibaren son yüz yılda gösterdiği gelişimin iki katından fazla gelişim göstermiş ve hala da bu gelişme devam etmektedir. Bu nedenle, eğitim sistemleri de kendisini sürekli olarak değiştirmeli ve yenilemelidir. Son yıllarda hayatımızın değişmez gerçeklerinden olan "İnternet, Akıllı Telefon, Tablet" gibi bir çok teknolojik ürün bizlere çok farklı ufuklar kazandırdı. Bunun neticesinde ortaya çıkan bir çok ürün astronomik fiyatlarla satıldı, el değiştirdi veya bu ürünlere bağlı yeni pazarlar kuruldu. Neticesinde avcı- toplayıcı bir nesil olarak macerasına başlayan insanoğlu şu günlerde "uzay çağını" yaşamakta. Peki, eğitim sistemlerimiz buna ne kadar hazır?
            Türk Eğitim Sistemi, son yıllarda radikal değişimler göstererek dünya şartlarını yakalamaya çalışmaktadır. "Yapılandırmacı Eğitim" gibi bir anlayışla inovasyonu temeline alan Türk Eğitim Sistemi, tam olarak olmasa da üzerine düşeni şimdilik yapmış gibi görünüyor; fakat ortaya çıkan tablo bizlere hala yapılması gereken çok şey olduğunu göstermektedir.
            Türk Eğitim Sistemi uygulayıcıları olan öğretmenlerin sürekli olarak öğretime açık olmaları gerekmektedir. Günceli her an takip etmeli, sadece kendi branşını değil diğer branşları da takip ederek disiplinler arası işbirliğine her daim açık olmalıdır. Beklenti sistemin kendisinden değil bireyin bizzat kendisinden olmalıdır. Unutulmamalıdır ki, iyi sistem yoktur iyi uygulayıcı vardır.
            Sistem uygulayıcısı olarak öğretmenlerin çağın gereklerine uygun olarak kendilerini sürekli donatma ihtiyacı beraberinde güncelin yakalanmasını sağlayacaktır. Böylece, uluslararası ölçekte bir başarının da önü açılacaktır.
            Öğretmenlerin sorması gereken en önemli sorular şunlar olmalıdır:  " Neden öğretiyorum? Öğrenciler neden öğrenmeli? Bu öğretilenler öğrencilerin hayatında ne gibi bir işe yarayacak?" Bu soruların cevapları ışığında her bir öğretmen kendi müfredatını yeniden şekillendirmeli ve öğrencilere konuları anlatırken bu bilgilerden faydalanmalıdır. Ayrıca, her bir öğretmen mevcut teknolojinin tüm imkanlarından faydalanmak adına çaba sarf etmeli; fakat sırf teknolojiyi kullanacağım diye de bir çaba içerisine girmek yenine eğiticinin amacı iyi bir ürünün elde edilmesi olmalıdır.
            İnovasyon eğitimin değişmez bir parçasıdır. Öğretmenlerimizin bu gerçekten hareketle müfredatlarını şekillendirmeye çalışması neticesinde elde edeceği ürünlerin, tüm tarafları mutlu edeceğinden hiç şüphemizin olmaması gerekir.



Sedat YILMAZ

Eğitim Danışmanı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bir Eşit Ağırlık Öğrencisi Olarak Matematik Dersiyle Olan Sınavım :)

Bu başlığı açmamın temel sebebi, yıllardır gerek derslerine girdiğim öğrencilerim olsun gerek özelden bana mail, whatsapp mesajı vs. ile mes...