17 Ekim 2015 Cumartesi

Münazara Günlüğüm

Çalıştığım okulda bu sene münazara kulübünü çalıştırıyorum. Geçenlerde okulda, öğrencilerime kulübü tanıtan bir sunum yapmak için, araştırma yaparken aklıma şöyle bir soru takıldı : " Acaba, Türkiye münazara şampiyonları şimdilerde ne yapıyorlar?"
İnternette kısa bir araştırma sonrasında son beş yılın şampiyonlarına, Türkiye'nin en iyi münazaracılarına ulaştım. Onlarla sohbet ettim ve şimdilerde neler yaptıklarını bizzat kendilerine sordum.
Son 5 şampiyonun 4'ü Amerika'da 1'i İngiltere'de!
Son 5 şampiyonun şimdilerde dünyanın en iyi üniversitelerinde okuyor olması sanırım tesadüften uzak bir başarı olsa gerek. Bu okullara kabul almalarında ne gibi aşamalardan geçtiklerini sorduğumda hemen hepsi ortak cevaplar verdi: " SAT puanımız yüksekti, dil sınavında da başarılı olmuştuk; ama buraya başvuran her adayın aşağı-yukarı seviyesi aynı olduğu için, münazara önemli bir ayırt edici faktör oldu."
İngiltere'de Hukuk fakültesi son sınıf öğrencisi olan Ekin, diğer adıyla 'İngiliz Parlementerler Sistemi' de olan münazaranın, üniversiteye kabul almasında çok önemli bir rol oynadığını ısrarla vurguladı.
Münazara yarışmalarında tanıştıkları arkadaşlarıyla yaptıkları konuşmaların onları yurtdışı eğitimi konusunda yüreklendirdiğini de söyleyen Ekin, hala o insanlarla arkadaşlık yaptığını, onlarında başta Türkiye olmak üzere dünyanın en başarılı üniversitelerinde okuduğunu belirtti.
Hangi üniversiteler yok ki arkadaş listesinde, Chicago University, Yale University, Harvard University vd.
Münazara eğitimi, zor ve yorucu bir süreç, evet. Ama karşılığında alacağınız başarının da o denli büyük olduğunu söylememe gerek yok, sanırım . Henüz lise çağında, yazılıdan yazılıya ders çalışarak başarılı olduğunu sanan bir grup öğrencinin ya da sadece YGS-LYS netleriyle kendisine hedef çizen öğrencilerin olduğu bir yerde, siz günlük olarak gazete takip edecek, demokrasi gibi, hukuk gibi, feminizm gibi kavramları öğrenmeye çalışacaksınız. Kulağa biraz delice (!) geliyor sanki.
Öğrencilerime sık sık şu soruyu sorarım. "Neden, İngiltere  büyük elçisi gelecekte sen olmayasın? ya da Turkcell'in 15 yıl sonraki CEO'su? Hemen heyecanlanırlar ve evet derler, olmak istiyorum!
Peki, derim o halde, seni diğerlerinden farklı kılan nedir? Neden 'sen' olmalısın? Onca insan varken? Seni diğerlerinden ayıran nedir?
Münazara öğrenciye düşünmeyi, tartışmayı her şeyden öncede dinlemesini öğretir. İyi bir araştırmacıdır münazara öğrencisi, duyduğu hiç bir şeyin doğruluğunu araştırmadan kabul etmez. Soru sorar. Özgüveni yüksektir. Hakkını yedirmez. Hak da yemez. Henüz lise çağında çevresine karşı bir hassasiyet edinir, Sorunları görmezden gelmez, çözümün bir parçası olmak adına çaba sarf eder.
Neden gelecekte BM'de Türkiye'yi temsil eden sen olmayasın?
Kendine bu soruyu sor, devamında da beni diğerlerinden farklı kılacak olan ne diye sor?
Münazara dipsiz bir kuyudur. Birisine entellüktüel derinlik kazandırmak zaman ister. Asla da bitmeyecek bir serüvendir bu. Bir yerlerinden başlamak isteyen olursa, kapım sonuna kadar açıktır. Her türlü sorunuza, elimden gelen bir şey varsa yapmaya hazırım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bir Eşit Ağırlık Öğrencisi Olarak Matematik Dersiyle Olan Sınavım :)

Bu başlığı açmamın temel sebebi, yıllardır gerek derslerine girdiğim öğrencilerim olsun gerek özelden bana mail, whatsapp mesajı vs. ile mes...