İyi eğitim sistem
yoktur, iyi öğretmen vardır. Ne kadar kullanışlı bir eğitim sistemi oluşturulsa da
öğretmen yetersiz kaldığı sürece, sistem kullanışsız hale gelecektir. Bu nedenle, eğitim sistemi değişiminde bu kadar radikal davranmak yerine, öğretmen yeterliliklerini
artırmaya çalışmak eğitimin geleceği için çok daha faydalı olacaktır.
Eğitim
süreçlerinin en önemli unsurunun öğretmenler olduğuna ilişkin genel bir kabul
vardır. Bu kabul aynı zamanda öğretmenlerin gerek hizmet öncesinde gerekse
hizmet içi süreçte eğitimleri ve yetiştirilmelerinin de önemini ifade
etmektedir. Türkiye’de özellikle son bir yılda yaşanan değişim ve dönüşüm
çabaları bağlamında öğretmenlerin hizmet öncesinde aldıkları eğitimin yeterliği
ve hali hazırda öğretmenlik yapanların yeterlikleri üzerinde çok boyutlu
tartışmaların yaşanmasına yol açmıştır. Akademik ya da siyasi hemen bütün
taraflar öğretmenlerin sahip oldukları nitelikler açısından istenilir düzeyde
olmadıklarını ve dolayısıyla yeterli bir düzeye yükseltilebilmeleri için farklı
yöntemlerin kullanılması gerektiğine ilişkin görüşler açıklamaktadırlar. Bu
bağlamda Milli Eğitim Bakanlığı, yeni bir yaklaşım çerçevesinde öğretmenlerin
niteliklerinin geliştirilmesi için uzaktan eğitimleri de kapsayan uygulamalar
gerçekleştirmektedir.*(sosyaldergi.usak.com.tr
adresinden alıntı yapılmıştır.)
Sürekli Eğitim
Merkezleri (SEM), ülkemizde öğretmenlerin, mesleki anlamda kendilerini
yetiştirmeleri için açılmış kurumların başında gelmektedir. Amaç küresel dünya
gerçeklerinden haberdar olarak yetişen öğretmenlerin, genç nesillere yeterli
eğitimi verebilmeleridir. Fakat maalesef, bunlar yetersiz kalmaktadır.
Ülkemizdeki en
temel problemlerden birisi de, yapılan işlerin denetiminin sağlanamamasıdır. Geriye
dönük olarak verilerin alınamaması, verilen eğitimin ne denli faydalı olduğunun
ölçülmesini zorlaştırmaktadır. Bu da zamanla birlikte, öğretmen yeterliğinin tespitini imkansız hale getirerek, yetersiz öğretmenlerin yetişmesine neden
olmaktadır.
Eğitimin ne
denli önemli olduğunu konuşmaya gerek yok sanırım. Eğitimin başat unsuru da
öğretmense şayet, o halde eğitim yatırımlarının öğretmenlere yapılması
gerekmektedir. Unutulmamalıdır ki, rotasız hiçbir gemiye rüzgar fayda
etmeyecektir. Rotamızı emin bir şekilde belirler ve bu rotadan şaşmadan
ilerlersek, istediğimiz noktaya varmamız da kaçınılmazdır.
Daha önceki
yazılarımda da işlediğim gibi, gelişmiş ülkelerin eğitim sistemleri
incelendiğinde, öğretmen önceliklerini artırarak, öğretmenlere yatırım yapan
ülkelerin uzun vadede karlı çıktığını görüyoruz. Küresel dünyada, yaşadığı çağı
yakından tanıyan, branş hakimiyeti tam, kendisini sürekli geliştiren öğretmen
gelecek adına, bizlere güven dolu bir tablo çizecektir.
Sedat
YILMAZ
Eğitim
Danışmanı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder